Ara
Close this search box.

LAZER TEDAVİLERİ

Fraksiyonel lazer kullanarak vajinaya uyguladığımız gençleştirme, sıkılaştırma işlemlerine vajinal lazer adı verilir. Lazer, spesifik bir ışık enerjisi formudur. Bu enerji, aynalar yardımıyla yönlendirilerek lazer cihazlarının iletim mekanizmaları aracılığı ile hedef dokuya aktarılır. Fraksiyonel lazer teknolojisinde, söz konusu enerji, dokuya uygulanmadan önce fraksiyonlar halinde bölünmüş küçük birimlere ayrılır.

Tedavi prosedürü, dermis ve epidermis gibi hedef dokularda mikroskopik düzeyde perforasyonlar yaratmak amacıyla bu ışık enerjisini kullanır. Bu mikroperforasyonlar, organizma tarafından doku hasarı olarak tanımlanır, bu da doğal onarım mekanizmalarının tetiklenmesine yol açar. Bu süreçte, hasar gören bölgeye fibroblast hücrelerinin göç etmesi sağlanır. Fibroblastlar, yeni kollajen sentezini teşvik ederek dokunun regenerasyonunu ve iyileşmesini hızlandırır. Dermatolojik uygulamalarda bu mekanizma, cilt dokusunun yenilenmesine, sıkılaşmasına, tonunun açılmasına, kırışıklıkların ve yüzeyel lezyonların azalmasına neden olur. Vajinal uygulamalarda ise, vajina mukozasının yenilenmesi, submukozal ve bağ dokusunda kollajen üretiminin artması, sıkılaşma ve daralma etkileri gözlemlenir. Lazer terapileri, bu temel prensipler üzerine kuruludur.
Vajinal lazer dört farklı amaca yönelik yapılır. Bunlar,
• Vajinal Gençleştirme – Vajinal Daraltma
• İdrar kaçırma tedavisi
• Menopoza bağlı vajina atrofisinin tedavisi
• Sık tekrarlayan vajinal enfeksiyonların tedavisi

Lazerin çalışma mekanizmasını detaylıca ele aldığımıza göre, lazer prosedürlerine geçebiliriz.

Vajinal Gençleştirme – Lazer ile Vajina Daraltma

Bu yöntem, hafif ve orta derecedeki vajina genişlemelerinin tedavisinde alternatif bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Cerrahi müdahaleye gerek kalmadan gerçekleştirilen bu tedavi, kısa süreli, ağrısız, komplikasyon riski minimal ve minimal invaziv bir prosedürdür.

Prosedür, aşağıdaki adımları içerir:

  • Hasta, öncelikle muayene masasına alınır ve vajinaya steril bir spekulum yerleştirilir.
  • Ardından, vajinanın iç ve dış kısımlarına lokal anestezi amacıyla bir krem uygulanır ve bu durumda 10-15 dakika beklenir.
  • Lokal anestezi sonrasında, hasta tekrar muayene masasına alınır ve steril spekulum tekrar yerleştirilir.
  • Vajina içi, kuru bir gazlı bez ile silinerek temizlenir.
  • Ardından, lazer cihazının özel bir spekulumu vajinaya yerleştirilir ve lazer probu, bu spekulum içinden ileri gönderilir.
  • Vajina, 360 derece dikkatlice taranarak, saat kadranı takip edilir.

Bu tedavi için hasta aç veya susuz kalmak zorunda değildir, mevcut ilaçların kullanımı kesilmez ve genel anestezi gerektirmez. Lokal anestezi ile gerçekleştirilen bu işlem sırasında ağrı minimuma indirilir.

Lazerle vajina daraltma işlemi yaklaşık 10-15 dakika sürer, sonrasında ağrı beklenmez, tampon veya dikiş gerektirmez. İşlem sonrası hastalar günlük aktivitelerine hemen dönebilirler.

 

Tedavi sonrası, 7 gün boyunca cinsel ilişkiden kaçınılması önerilir. Bu süre zarfında vajina kendini yeniler; koyu renkli akıntılar ve hafif kanama normaldir.

Lazerle vajina daraltmanın etkileri ilk işlemden 3 hafta sonra görülmeye başlar ve ilk işlemden 3-4 hafta sonra ikinci bir seansın yapılması optimum sonuçlar için önerilir. Tam etki, ilk işlemden 2 ay sonra hissedilir ve hem erkek hem de kadın partner tarafından vajinadaki değişiklikler fark edilir.

Tedavinin sağladığı tek avantaj daralma değildir; asıl önemli fayda, vajina mukozasının yenilenmesi ile cinsel ilişki sırasında artan haz, normalleşen vajinal ıslanma miktarı ve atrofiye bağlı kuruluk sorununun iyileşmesidir.

İdrar Kaçırma Tedavisi

Vajinal lazer tedavisi, idrar kaçırma sorunu olan hastalarda da etkilidir. Bu yöntemde, özellikle vajinanın ön duvarı ve mesane boynu bölgesi hedef alınır, bu sayede inkontinans sorununa yönelik bir iyileşme sağlanır.

Tedavi Prosedürü:

  • Tedavi, aç kalmak veya susuz kalmak gibi özel bir hazırlık gerektirmez.
  • Lokal anestezi altında, vajinal daraltmadaki işlemin aynısı vajina ön duvarına uygulanır.
  • İşlem ağrısızdır ve yaklaşık 10-15 dakika sürer
  • İşlem sonrası hasta günlük hayatına hemen dönebilir.

Menopoz Sonrası Atrofik Vajinit Tedavisi

Menopoz sonrası gelişen atrofik vajinit, vajinal lazer tedavisi ile etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Bu tedavi, vajina mukozasının yenilenmesini, nemlenmesini ve dolayısıyla menopoz sonrası yaşanan kuruluk, yanma gibi belirtilerin azalmasını sağlar.

Tedavi Prosedürü:

  • Tedavi, aç kalmak veya susuz kalmak gibi özel bir hazırlık gerektirmez.
  • Lokal anestezi altında, vajinal daraltmadaki işlemin aynısı vajina ön duvarına uygulanır.
  • İşlem ağrısızdır ve yaklaşık 10-15 dakika sürer
  • İşlem sonrası hasta günlük hayatına hemen dönebilir.
  • Tedavi sonrası, östrojen içeren kremler reçete edilebilir.

Sık Tekrarlayan Vajinal Enfeksiyonların Tedavisi

Vajinal lazer tedavisi, sık tekrarlayan vajinal enfeksiyonlara karşı da koruyucu bir etki gösterir. Bu tedavi ile vajina florasının dengelenmesi ve enfeksiyonlara karşı direncin artırılması amaçlanır.Tedavi Prosedürü:
  • Tedavi, aç kalmak veya susuz kalmak gibi özel bir hazırlık gerektirmez.
  • Lokal anestezi altında, vajinal daraltmadaki işlemin aynısı vajina ön duvarına uygulanır.
  • İşlem ağrısızdır ve yaklaşık 10-15 dakika sürer
  • İşlem sonrası hasta günlük hayatına hemen dönebilir.
  • Tedavi sonrası, uygun antibiyotikler reçete edilebilir.

Genel Bakış

Genital siğiller, Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonunun en yaygın göstergelerinden biridir ve hem estetik hem de sağlık açısından endişe kaynağı olabilir. Geleneksel tedavi yöntemleri arasında yer alan elektrokoter kullanımı, bazen ciltte iz bırakma veya renk değişikliği gibi istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Ancak, fraksiyonel karbondioksit lazer kullanılarak yapılan tedavi, siğilleri etkili bir şekilde yok ederken bu tür komplikasyonların riskini minimize eder.

Lazer Tedavisinin Avantajları

Etkinlik ve Başarı Oranı: Fraksiyonel karbondioksit lazer, genital siğillerin buharlaştırılması suretiyle yok edilmesinde son derece etkili bir yöntemdir. Bu yöntem yüksek başarı oranına sahip olup, nüks oranı düşüktür.

Minimal İnvazivlik: Lazer tedavisi, siğilleri çevre dokuya zarar vermeden kontrollü bir şekilde yok edebilme yeteneğine sahiptir. Bu, iyileşme sürecini hızlandırır ve ciltte iz bırakma ihtimalini azaltır.

Anestezi Seçenekleri: Geniş tabanlı siğillerde lokal anestezi yeterli olabilirken, yaygın siğil vakalarında genel anestezi altında tedavi mümkündür, bu sayede hastalar için tedavi süreci daha konforlu hale gelir.

Estetik Sonuçlar: Lazer ile yapılan tedavide, ciltte renk değişikliği olma ihtimali oldukça düşüktür, bu da estetik açıdan daha tatmin edici sonuçlar sunar.

Tedavi Süreci

Tedavi süreci, hastanın durumuna ve siğillerin yaygınlığına göre değişkenlik gösterir. Genellikle, tedaviye başlamadan önce lokal veya genel anestezi uygulanır. Ardından, fraksiyonel karbondioksit lazer cihazı kullanılarak siğiller hedeflenir ve yok edilir. Bu yöntem, siğillerin dikkatli ve hassas bir şekilde tedavi edilmesini sağlar.

Tedavi Sonrası

Tedavi sonrası dönemde hastalar, genellikle hızlı bir iyileşme süreci yaşarlar. Lazer tedavisi, minimal iz bırakma riski ile birlikte hızlı iyileşmeyi mümkün kılar. Tedavi sonrasında, hasta tarafından özel bir bakım gerekmemektedir.

Cilt Çatlakları Nedir?

Cilt çatlakları, cildin hızlı bir şekilde gerilmesi sonucunda ortaya çıkar ve genellikle hamilelik, ergenlik dönemi ve yoğun vücut geliştirme çalışmaları sırasında görülür. Bu durum, cildin esnekliğini kaybederek gerilme hızına ayak uyduramaması ve sonuç olarak alt deri tabakasında mikro yırtıkların oluşmasıyla meydana gelir. Hamilelik dönemi ve vücut geliştirme sürecindeki hızlı kilo değişimleri, bu tür çatlakların en yaygın nedenlerindendir. Maalesef, inflamasyonun azalmasıyla bir miktar iyileşme görülse de, ciltteki bu ayrışma çoğu zaman kalıcı olmaktadır.

Lazer ile Çatlak Tedavisi

Cilt çatlaklarının tedavisinde en etkili yöntemlerden biri, fraksiyonel karbondioksit lazer kullanımıdır. Diğer yöntemler olan dermapen, plazmapen, ve dermoroller gibi aletlerle de kontrollü hasar oluşturulmaya çalışılsa da, lazer tedavisi bu yöntemlerden çok daha etkilidir. Lazer, dokunun derinliklerine kanama olmadan etki edebilen mikrotravmalar oluşturarak tedavi sürecini daha verimli hale getirir.

Bu mikrotravmalara yanıt olarak vücut, hasar gören bölgeyi onarmak için savunma hücreleri ve fibroblastlar gönderir. Fibroblastların kollajen senteziyle, çatlamış ve doku kaybı yaşamış bölgeler yeniden yapılanır. Kollajenin artması, çatlakların daralmasına ve çatlağın iki kenarının birbirine yaklaşmasına neden olur. Tedavi, izlerin tamamen yok olmasını sağlamasa da, çizgi şeklindeki izler tolere edilebilir bir düzeye getirir.

Tedavi Süreci

Lazerle cilt çatlakları tedavisi, seanslar halinde uygulanan bir işlemdir ve her seans arası genellikle 3-4 hafta süreyle planlanır. Tedavi, öğle tatili gibi kısa sürelerde bile gerçekleştirilebilecek kadar pratiktir. Çok derin çatlakların tedavisi öncesinde, bölgeye lokal anestezi uygulanarak rahat bir tedavi süreci sağlanır. Anestezi sonrası, lazer tedavisi uygulanır ve işlem süresi çatlakların yaygınlığına bağlı olarak değişiklik gösterir. Tedavi sonrasında, hastalar normal hayatlarına dönerek hemen banyo yapabilirler.

Lazer tedavisi sonrası ciltte gözle görülür iyileşmeler meydana gelir. İki seans sonrasında bile, çatlaklarda belirgin bir azalma ve cildin genel görünümünde iyileşme gözlemlenir. İzler tamamen yok olmasa da, daha az dikkat çekici ve tolere edilebilir bir hale gelir.

Cilt Koyulaşmasının Nedenleri

Cilt koyulaşması, vücudun kronik irritasyon yani uzun süreli tahrişe karşı verdiği doğal bir tepkidir. Bu tahriş, cildin renginin koyulaşmasına ve üst tabakasının kalınlaşmasına neden olur. Cilt, çeşitli faktörlerle sürekli olarak tahriş olabilir; bunlar arasında ağda ve jilet ile yapılan epilasyon, kilo nedeniyle cildin sürtünmesi, kozmetik ürünlerin aşırı kullanımı, fazla terleme ve iç çamaşırlarının sebep olduğu tahriş yer alır. Ayrıca, genetik yatkınlık ve cilt yapısı da bu durumda önemli bir faktördür.

Lazer İle Renk Açma Tedavisi

Lazer tedavisi, cildin renk koyulaşmalarını gidermek için uygulanan etkili bir yöntemdir. Fraksiyonel karbondioksit lazer kullanarak, ciltte mikro düzeyde kontrollü hasarlar oluşturarak tedavi sağlanır. Bu mikro hasarlar sonucunda vücut, hasarlı bölgeyi onarmak için savunma hücreleri ve fibroblastları bölgeye gönderir. Fibroblastlar, kollajen üretimi yaparak cildin alt tabakasında sıkılaşmayı ve üst tabakasında yenilenmeyi, renkte açılmayı ve parlaklık kazanımını teşvik eder.

YAG Lazer ve Fraksiyonel Lazer

Renk açmada kullanılan iki ana lazer türü YAG lazer ve fraksiyonel lazerdir. YAG lazer, ciltteki üst tabakaya etki ederek hafif bir peeling etkisi yaratırken, fraksiyonel lazer daha derinlere etki ederek iyileşme sürecini başlatır. Her seans sonrasında, cilt tonunda yarım ton ila bir ton arası açılma sağlanır.

Tedavi Süreci ve Seanslar

Tedaviye başlamadan önce, lazerin uygulanacağı bölgeye lokal anestezi uygulanır. Bu, 10-15 dakikalık bir bekleyişin ardından lazer tedavisine geçilmesini sağlar. Tedavi, ortalama 10-15 dakika sürer ve genellikle ağrısızdır. Tedavi sonrası, hasta günlük işlerine dönebilir ancak aynı gün banyo yapmaktan kaçınmalıdır. Lazer tedavisi sonrasında güneşe maruz kalınmamalıdır çünkü bu, tedavinin etkisini azaltabilir ve cildin koyulaşmasına neden olabilir. Tedavi seansları, genellikle 3 hafta arayla planlanır ve istenen renk açıklığına ulaşmak için 6-8 seans gerekebilir.

Lazerle renk açma tedavisi, cilt tonunu açmada ve ciltteki genel görünümü iyileştirmede etkili bir yöntemdir. Ancak, cilt koyulaşmasına neden olan faktörler devam ettiği sürece, koyulaşma tekrarlayabilir. İdeal sonuçlar için, tahriş edici faktörlerin ortadan kaldırılması ve tedavi seanslarının tamamlanması önemlidir.

Lazer ile renk açma tedavisi, cildin daha parlak, daha eşit tonlu ve genç bir görünüm kazanmasını sağlar. Tedavi sonrasında elde edilen iyileşmeler, hastaların özgüvenini ve yaşam kalitesini artırabilir.

Molluscum Contagiosum Tedavisi

Kliniğimizde, fraksiyonel karbondioksit lazer cihazı kullanmaktayız. Lazer Tedavileri hakkında ayrıntılı bilgi ve randevu almak isteyen hastalarımız bizlere iletişimden ulaşabilirler.